Haber

Köseli Mahallesi’nde Taş Ocağı Protestosu

MEHMET REBİİ ÖZDEMİR

(SAMSUN) – Samsun’un Kavak ilçesinde Köseli Mahallesi’nde yapılması planlanan taş ocağına mahalle sakinleri tepki gösterdi. Esra Us, “Kavak’ın en verimli toprakları burası. Yetkililerden artık gözlerini, ellerini köyümüzden çekmelerini istiyoruz” dedi.

Köseli Mahallesi halkı, köylerine yapılmak istenen taş ocağı ve çimento fabrikasını protesto etmek amacıyla eylem düzenledi. Mahalle sakinleri, ağaçların kesilmesini, ellerindeki halatlarla birbirine bağlanmış baltalarla protesto etti.

Köselili emekli öğretmen Seyit Ahmet Us, şunları söyledi:

“Bugün burada köyümüze yeni bir taş ocağı, konkasör tesisleri kurulmasıyla ilgili demokratik tepkimizi göstermek için bulunuyoruz. Tabii ki ayrıca hukuksal mücadelemiz de devam edecek. Biz 1970’li yıllardan bu tarafa, çevre sorunlarıyla boğuşmaktayız. Artık öyle bir noktaya geldi ki bıktık usandık, burada yaşayamaz hale geldik. Açıklamamıza ilgililerin, yetkililerin duyarsız kalmamasını istiyoruz. Bizim köyümüz 250 hane, çok şirin, ormanı, doğası, her şeyiyle yaşanabilecek bir köydü. Ancak 1970’li yıllarda köye çok yakın bir kireç ocağı kuruldu. Çevre ve insan sağlığına zararları olduğu bugün tespit edildi. Hatta birkaç sene önce Samsun Çevre İl Müdürlüğü 70’lerde kurulan kireç ocağına, ÇED’den muaf çalışma izni verdi. Bugün tepkisini göstereceğimiz ocak gibi. Biz itiraz ettik çünkü böyle bir tesisin ÇED olmadan çalışması mümkün değil. Kurallara, yönetmeliklere, yasalara uygun değil. Daha sonra o bitti, hemen şu tarafta su kaynaklarımızın baş tarafında bir konkasör tesisi daha kuruldu. Köylümüzün hukuksal mücadelesiyle bu konkasör tesisi, kurulan tesis ortadan kaldırıldı, iptal edildi. Şu anda yerinde SASKİ’nin su deposu var. O bitti daha sonra 2008’lerde köye çok yakın malzeme ocağı yakın, fabrika yeri yakın bir çimento fabrikası ile karşılaştık. Bunun mücadelesini verirken, hukuksal mücadelesini verirken, sayfalarca ÇED raporunu incelediğimizde bunun içerisinde o kadar yalan, doğru olmayan tespitler var ki inanamazsınız.”

“Kavak’ın en verimli toprakları burası”

Esra US da şöyle konuştu:

“Ben de bu köyde doğup büyüyüp yetişmiş bir gencim. Yıllardır köyümüz hep bir mücadele halinde ama Kavak’ın en verimli toprakları burası, en eğitimli köyü burası. Sadece yetkililerden artık gözlerini, ellerini köyümüzden çekmelerini istiyoruz. Gözlerini çeksinler, ellerini çeksinler, biz böyle bu mücadele yerine daha verimli hale nasıl getirebiliriz onu düşünelim” diye konuştu.

Köseli Mahallesi’nden Feride US da “Bizimle uğraşa uğraşa ne tarlamızdan ne tabanlarımızdan bir şey alamaz olduk. Ne uğraşıp duruyorlar bizimle” dedi.

Elif Kaş, “Ben de bu köyde doğdum büyüdüm. Dedelerimden babalarımıza kadar hala daha burada yaşıyoruz. Köyümüzün toprağından, suyundan, ormanlarından her türlü manevi ya da maddi her türlü güzelliklerinden yararlanıyoruz. Ancak şimdiki durumda maalesef ki toprağımızla beraber, ormanlarımız tahrip edilir durumda. Öğrencilerime burayı gösterirken, biyoçeşitlilik ve ekolojik ayak izinden bahsederken, şimdi diyorum ki ‘Bakın çocuklar nasıl doğa tahrip oluyor, insan eliyle nasıl mahvediliyor, dünya küresel ısınmayla tehdit altındayken, hala daha bu tür işlerle dünya anlaşmalar imzalarken, bizler fabrika anlaşmaları ya da bunun gibi taş ocağı anlaşmaları imzalıyoruz.’ Bu bizi müthiş derecede üzüyor ve mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız” şeklinde konuştu.

“Bu yeşillik olsun yeter çocuklarımıza”

Köseli Mahallesi Muhtarı Mehmet Çuğu “Bulunduğumuz yer şu anda Kaldırım Deresi. Daha önceden ‘Kervan yolu’ olarak adlandırılan bu dere, Samsun Erbaa’ya giden Kervan yolu. Bulunmuş olduğumuz taşın olduğu yer, yol taşı ve işareti olarak geçmektedir. Şu anda bunun olduğu yere de taşocağı açılacak, tam içerisine. Ama yetkililere müracaat yapıldı, bundan sonraki aşama Anıtlar Kurulu’na gitti. Kuruldan ne zaman çıkacağını bilmiyoruz” şeklinde konuştu.

93 yaşındaki Kezban US da tepkisini “Çimento fabrikası istemiyorum. Benim çocuklarım da istemesin. Ocak çıkaracaklarmış oraya, onu da istemiyorum. Bu köy bir şey istemiyor. Bu yeşillik olsun yeter çocuklarımıza. Hani tarlalarımız hep gitti, tarlalarımız battı” şeklinde dile getirdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu